İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi Arasındaki Farklılıklar

21/12/2017 By
31555

İngiltere ve Amerika ülkelerinin her ikisinin de resmi dili İngilizce olmasına karşın Amerikan İngilizcesi ile İngiliz İngilizcesi arasında bazı farklılıklar bulunur. Bu farklılıklar çok belirgin bir şekilde belli olmadığı gibi özellikle telaffuz, gramer, kelime, imla, noktalama, deyim, tarih ve numaralarda fazlasıyla keskin ayrımlarda söz konusu olabilmektedir. Bu ayrımları öğrenmeniz İngilizce öğrenme sürecinde de sizlere büyük yarar sağlayacaktır. Her iki ülkede de kullanılan dil farklılıklarını incelemeye kelimelerden başlıyoruz. Ardından sizlere diğer farklılıklar hakkında ipuçları vermeye çalışacağız. O halde günlük hayatta en çok kullanılan ve en belirgin farklılıkları içeren bu kelime listesini gelin birlikte incelemeye başlayalım.

 

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi Arasındaki Kelime Farklılıkları

 

 

British Words American Words Türkçe Anlamları
petrol gas benzin
lift elevator asansör
lorry truck kamyon
biscuit cookie kurabiye
rubbish garbage çöp
sweets candy şekerleme
pavement sidewalk kaldırım
pedestrian crossing crosswalk yaya geçidi
flyover overpass üst geçit
aubergine eggplant patlıcan
motorway highway otoyol
car park parking lot otopark
dialogue dialog diyalog
honour honor onur
favourite favorite favori
colour color renk
catalogue catalog katalog
theatre theater tiyatro
holiday vacation tatil
university college üniversite
crisps chips gevrek
chips french fries patates kızartması
the cinema the movies sinema
soft drink / fizzy drink soda / pop /coke / soft drink meşrubat
trainers shoes sneakers / tennis shoes spor ayakkabısı
jumper sweater kazak
postbox mailbox posta kutusu
plaster band-aid yara bandı
chemist’s drugstore eczane
football soccer futbol
flat apartment apartman
behaviour behavior davranış
metre meter metre
organise organize organize etmek
travelled traveled seyahat
waitcoat vest yelek
braces suspenders pantolon askısı
peckish hungry acıkmış
aeroplane airplane uçak
cheque check kontrol
grey gray gri
courgette zucchini kabak
jacket potato baked potato fırınlanmış patates
runner bean string bean çalı fasulyesi
block of flats apartment building apartman binası
ground floor first floor birinci kat
first floor second floor ikinci kat
underground subway metro
phone box phone booth telefon kulübesi
queue line hat
bonnet hood kukuleta
boot trunk gövde
windscreen windshield ön cam
indicator blinker flaşör
tyre tire lastik
takeway takeout çıkarmak
timetable schedule program
rubber eraser silgi
post mail posta
the Plough the Big Dipper Büyük Ayı
autumn fall düşmek
high street main street ana cadde
estate car station wagon istasyon vagonu
odour odor koku
pyjamas pajamas pijama
programme program program
parlour parlor salon
apologise apologize özür dilemek
nappy diaper bebek bezi
dummy pacifier emzik
loo bathroom banyo
telly television televizyon
sweets candy şeker
candy floss cotton candy pamuk şeker
ice lolly popsicle buzlu şeker
treacle molasses şeker kamışı
torch flashlight el feneri
mobile phone cell phone cep telefonu
bin trash can çöp kutusu
neighbour neighbor komşu
humour humor mizah
rumour rumor söylenti
pitch field alan
draw tie kravat
kit uniform uniforma
anticlockwise counterclockwise saat yönü
noughts and crosses tic – tac – toe  
clothes peg clothespin mandal
tea towel dish towel kurulama bezi
arbour arbor çardak
humour humor mizah
harbour harbor liman
enamoured enamored aşık
aluminium aluminum alüminyum
moustache mustache bıyık
speciality specialty uzmanlık
mummy mommy anne
road surface pavement kaldırım
zed zee Z harfi
full stop period dönem
nought zero sıfır
postal code zip code posta kodu
kerb curb zapt etmek
plough plow pulluk
mould mold kalıp
liquorice licorice meyan kökü
cosy cozy rahat
diversion detour dolanbaçlı yol
bonnet hood başlık
boot trunk gövde

İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi Arasındaki Diğer Farklılıklar

       Gelecekten bahsederken özellikle de resmi konuşmalarda Amerikanlar ve İngilizler farklı ifadeler kullanıyorlar. İngilizler gelecekten bahsederken genellikle ‘’shall’’ ekini kullanırken; Amerikalılar ‘’will’’ ekini kullanmaya devam ediyorlar. Örnek vermek istersek;

       I shall go to the shopping center : British

       I will go to the shopping center : American

       Amerikalılar ve İngilizler konuşma dilinde bazen farklı preposition kullanımında bulunabiliyorlar. Örnek vermek istersek;

       on the weekend : British

       at the weekend : American

       Türkçe ifade olarak  ‘’değil mi’’ anlamına gelen tag question kullanımı Amerikan ve İngilizlerde farklı şekillerde uygulanıyor. Örnek vermek istersek;

       Alex is clever, isn’t he? : British

       Alex is clever, he isn’t? : American

       Sahiplik anlamına gelen have ve have got kullanımları İngiliz ve Amerikanlar arasında farklı şekillerde ifade edilir. Örnek vermek istersek;

       Alex has got a car : British

       Alex has a car : American

       Has Alex got a car? : British

       Does Alex have a car? : American

       Bir zaman ya da süreci bildirirken kullanılan years ifadesi, İngiliz ve Amerikanlarda farklı eklerle kullanılmaktadır. Örnek vermek istersek;

       She has lived in the house for two years. : British

       She has lived in the house in two years. : American

       İngiliz İngilizcesinde, ortak bir isim (komite, hükümet, takım gibi) tekil veya çoğul olabilir, ancak çoğunluk çoğul eğilimindedir ve grubun üyelerine vurgu yapar. ABD’deki toplu isimler ise her zaman tekildir ve grubun bir bütün varlık olduğunu vurgularlar.

       The government are doing everything they can during this crisis. (British)

       The government is doing everything it can during this crisis. (American)

       Amerikalılar, yakınlarda meydana gelen bir şeyi tarif ederken geçmiş basit kavramı kullanmaya eğilimliyken, İngilizler mevcut mükemmelliği kullanmaya daha yatkındır.

       I’ve eaten too much. (British)

       I ate too much. (American)

Formu doldurun sizi arayalım!