Fast Ne Demek Fast İle İlgili Örnek Cümleler

Fast Ne Demek? Fast İle İlgili Örnek Cümleler

Her Dilde olduğu gibi İngilizcede de bir kelimenin birden çok anlamı olabilir. ‘’Fast’’ kelimesi de bu kelimelere bir örnektir. Farklı cümle yapılarında kullanıldığında kelimenin anlamı değişmektedir. Örneğin: sıfat olarak kullanıldığında ‘’hızlı’’, ‘’çabuk’’ anlamına gelirken, zarf olarak kullandığımızda ‘’hızlıca’’, ‘’süratlice’’, fiil olarak kullanıldığında ise ‘’oruç tutmak’’ anlamına gelir. Bu içerikte sizlere ‘’fast’’ kelimesinin anlamlarını ve cümle içerisinde kullanımını göstereceğiz.

Fast Ne Demek?

Fast kelimesini sıfat olarak kullandığımızda “hızlı” ve “süratli” anlamına gelir. Örneğin:

He is a fast footballer.
(O, hızlı bir futbolcudur.)
My mom is a fast cook.
(Annem hızlı bir aşçıdır.)
The CEO wants her employees to do fast work and produce good products.
(Yönetici, çalışanlarından hızlı çalışmalarını ve iyi ürünler üretmelerini istiyor.)
BMW is a fast car and perfect choice for long road trips.

(BMW hızlı bir araba ve uzun yolculuklar için mükemmel tercih.)

They are fast runners and win most of the races.

(Onlar hızlı koşuculardır ve yarışların çoğunu kazanırlar.)

Fast kelimesini zarf olarak kullandığımızda “hızlı bir şekilde”, “hızlıca” ya da “çabucak” anlamına gelir. Örneğin:

Sam finished solving his maths homework fast.
(Sam matematik ödevini çözmeyi hızlı bir şekilde bitirdi.)
The famous chess player played so fast that her rival couldn’t realize her actions.
(Ünlü satranç oyuncusu o kadar hızlı oynadı ki rakibi hamlelerini fark edemedi.)
She speaks so fast that I can barely understand her.
(O kadar hızlı konuşuyor ki onu zar zor anlayabiliyorum.)
The bad news spread fast across social media.
(Kötü haberler sosyal medyada hızla yayıldı.)
If you want to go to the state opera show, you should buy the tickets fast.
(Devlet opera gösterisine gitmek istiyorsan, biletleri hızlıca satın almalısın.)

Fast kelimesini fiil olarak kullandığımızda “aç olmak” ya da dini yönden “oruç tutmak” anlamına gelmektedir. Örneğin:

I decided to fast once a week.
(Haftada bir gün oruç tutmaya karar verdim.)
Muslims fast everydays in the month of Ramadan.
(Ramazan ayında Müslümanlar her gün oruç tutarlar.)
She decided to fast for 24 hours to detox his body.
(Vücudunu arındırmak için 24 saat aç kalmaya karar verdi.)
During Ramadan, Muslims fast from sunrise to sunset.
(Ramazan ayında Müslümanlar güneş doğuşundan batışına kadar oruç tutar.)
Some people fast for health reasons, like intermittent fasting.
(Bazı insanlar sağlık nedenleriyle, örneğin aralıklı oruçla oruç tutar.)

Fast Kelimesinin Anlamı Nedir?

Genellikle İngilizce halinde fast kelimesi farklı bağlamlarda kullanıldığında “fast” anlam açısından değişmektedir. Örneğin: sıfat olarak kullanıldığında ‘’hızlı’’, ‘’çabuk’’ anlamına gelirken, zarf olarak kullandığımızda ‘’hızlıca’’, ‘’süratlice’’, fiil olarak kullanıldığında ise ‘’oruç tutmak’’ anlamına gelir.

Fast ile İlgili Örnek Cümleler

İşte sizler için ‘’fast’’ kelimesiyle ilgili örnek cümleler.

He bought a fast computer to handle video editing.
(Video düzenleme yapabilmek için hızlı bir bilgisayar satın aldı.)
The fast bus arrived on time.
(Hızlı otobüs zamanında geldi.)
Children are fast learners.
(Çocuklar hızlı öğrenenlerdir.)
I enjoy fast-paced songs.
(Hızlı tempolu şarkıları severim.)
I wish he could be a fast learner.

(Keşke hızlı öğrenen biri olabilseydi.)

They live in a fast-growing city.
(Hızla büyüyen bir şehirde yaşıyorlar.)
He has fast reflexes during driving.
(Araba sürme esnasında refleksleri var.)
This computer has a fast mechanism.
(Bu bilgisayarın hızlı bir mekanizması var.)
My new smart watch has a fast processor.
(Yeni akıllı saatimin hızlı bir işlemcisi var.)
We need a fast decision to buy the house.

(Evi almak için hızlı bir karar vermeliyiz.)

The athlete ran fast to win the gold medal.
(Sporcu altın madalyayı kazanmak için hızlı koştu.)
News travels fast in small cities.
(Haberler küçük şehirlerde hızla yayılır.)
He worked fast to meet his manager’s need.
(Patronunun beklentisini karşılamak için hızlı çalıştı.)
The birds flew fast across the sky.
(Kuşlar gökyüzünde hızla uçtu.)
She reacted fast and avoided misunderstanding.
(Hızlı tepki verdi ve yanlış anlaşılmayı önledi.)
Hold on fast or you’ll fall off the bike!
(Sıkı tutun yoksa bisikletten düşersiniz!)

The red car accelerated fast on the highway.

(Kırmızı araba, otoyolda hızlı bir şekilde gitti.)

Ryan ran fast to catch the subway.

(Ryan metroyu yakalamak için hızlı koştu.)

My daughter is about to finish his homeworks fast and efficiently.

(Kızım ödevlerini hızlı ve verimli bir şekilde bitirmek üzere.)

My phone still is able to work fast like its first day.

(Telefonum, hala ilk günkü gibi hızlı bir şekilde çalışabiliyor.)

My close friend Sam doesn’t like to fast.
(Yakın arkadaşım Sam, aç olmaktan hoşlanmıyor.)
My mother fasts to lose weight for 20 hours.
(Annem kilo vermek için 20 saat boyunca aç kalıyor.)
Lisa decided to fast due to religious reasons.
(Nelly dini nedenlerden dolayı oruç tutmaya karar verdi.)
My grandfather used to fast in Ramadan month, but she can’t do anymore due to her health issues.

(Büyükbabam Ramazan ayında oruç tutardı, ancak sağlık sorunları nedeniyle artık yapamıyor.)

Some doctors and dietitians suggest that if you are healthy, you should fast per week a day.
(Bazı doktorlar ve diyetisyenler, sağlıklıysanız haftada bir gün aç kalmanızı öneriyor.)
My boyfriend fasts regularly in a religious way.
(Dini yönde erkek arkadaşım düzenli olarak oruç tutar.)
During Ramadan, Muslims fast from dawn to sunset.
(Ramazan boyunca, Müslümanlar şafaktan akşama kadar oruç tutarlar.)
Max tried to fast but found it challenging to stay hungry.
(Max oruç tutmayı denedi, ama aç kalmakta zorlandı.)
Before giving blood tests in the hospital, you need to fast.
(Hastanede kan testi vermeden önce aç olmalısınız.)
They choose to fast every Friday for spiritual reasons.
(Manevi nedenlerden dolayı her Cuma oruç tutmayı tercih ediyorlar.)

Fast ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Fast Ne Anlama Gelir?
Genellikle İngilizce halinde fast kelimesi farklı bağlamlarda kullanıldığında “fast” anlam açısından değişmektedir. Örneğin: sıfat olarak kullanıldığında ‘’hızlı’’, ‘’çabuk’’ anlamına gelirken, zarf olarak kullandığımızda ‘’hızlıca’’, ‘’süratlice’’, fiil olarak kullanıldığında ise ‘’oruç tutmak’’ anlamına gelir.

Fast’in Türkçesi Ne?
‘’Fast’’, sıfat olarak kullanıldığında ‘’hızlı’’, ‘’çabuk’’ anlamına gelirken, zarf olarak kullandığımızda ‘’hızlıca’’, ‘’süratlice’’, fiil olarak kullanıldığında ise ‘’oruç tutmak’’ anlamına gelir.

Fast Ne İçin Kullanılır?
‘’Fast’’ sıfat olarak kullanılırsa ‘’hızlı’’, ‘’çabuk’’ demek için, zarf olarak kullanılırsa ‘’hızlıca’’, ‘’süratlice’’ demek için fiil olarak kullanılırsa da ‘’oruç tutmak’’, ‘’aç kalmak’’ anlamlarını vermek için kullanılır.

Fast Ne Demek Oluyor?
‘’Fast’’ kelimesinin ne demek olduğu kullanıldığı cümleye göre değişir, Örneğin: sıfat olarak kullanıldığında ‘’hızlı’’, ‘’çabuk’’ anlamına gelirken, zarf olarak kullandığımızda ‘’hızlıca’’, ‘’süratlice’’, fiil olarak kullanıldığında ise ‘’oruç tutmak’’ anlamına gelir.