İngilizce Telefon Diyalogları

İngilizce Telefon Diyalogları 

Günümüzde küreselleşmenin yaygınlaşmasıyla birlikte,İngilizce dünya çapında en çok kullanılan dillerden biri haline geldi. İnsanlar farklı kültürlerden bireylerle yaptıkları telefon konuşmalarında da çoğunlukla İngilizce dilini kullanıyor. Ayrıca İngilizce, iş dünyasında da sıklıkla tercih ediliyor. İş hayatında ya da günlük hayatta yapılan telefon görüşmeleri, İngilizce konuşma becerilerini geliştirmek için önemli bir fırsat sunuyor. Bu nedenle; İngilizce telefon konuşmaları sırasında kullanılan en yaygın ifadeleri, kelime ve kalıpları öğrenmek; İngilizce dil becerilerini geliştirmek için oldukça faydalı hâle geliyor. 

İngilizce Telefon Diyaloglarında En Çok Kullanılan Kelimeler 

Hello: Merhaba 

Can you hear me?: Beni duyabiliyor musunuz? 

I can’t hear you: Sizi duyamıyorum 

Goodbye: Güle güle, hoşça kal 

Thanks/Thank you: Teşekkür ederim 

Hold on/Please hold: Bekleyin/Lütfen bekleyin 

Could you repeat that?: Tekrar eder misiniz? 

I’ll call you back: Size tekrar döneceğim 

What’s your phone number?: Telefon numaranız nedir? 

Who am I speaking with?: Kimle konuşuyorum? 

I’m sorry, wrong number: Özür dilerim, yanlış numara 

May I speak to…?: …ile konuşabilir miyim? 

One moment, please: Bir dakika, lütfen 

Sorry for the inconvenience: Rahatsızlık için özür dilerim 

No problem: Sorun değil (Önemli değil) 

Thank you for your time: Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim. 

Could you please speak louder?: Lütfen daha yüksek sesle konuşabilir misiniz? 

What time would be convenient for you?: Hangi saatler size uygun olur? 

I’m not available now: Şu anda müsait değilim. 

We have a meeting today: Bugün bir toplantımız var. 

Have a great day: İyi günler

İngilizce Telefon Konuşması Diyalog Örnekleri 

İşte sizler için İngilizce telefon konuşması diyalog örnekleri: 

İngilizce: 

Secretary: Good morning, XXX Company. How can I help you? 

Max: Good morning. I would like to speak to Mr. John, please. 

Secretary: Certainly, may I know who is calling? 

Max: This is Max from YYY Inc. 

Secretary: Okay, please hold on while I transfer your call to Mr. Smith’s office. 

Max: Thank you. 

Mr. John: Hello, this is Mr. John speaking. How may I help you? 

Max: Good morning, Mr. John. This is Max from XXX Inc. I wanted to discuss the new project with you. 

Mr. John: Sure, Max. Let’s schedule a meeting next week to discuss it in detail. What day and time works best for you? 

Max: How about Monday at 10 AM? 

Mr. John: That works for me. I will send you a calendar invitation with the meeting details. Thank you for calling, Max. 

John: Thank you, Mr. Max. Have a nice day. 

Türkçe: 

Secretary: Günaydın, XXX Şirketi. Nasıl yardımcı olabilirim? 

Max: Günaydın. Bay John ile görüşmek istiyorum, lütfen. 

Secretary: Tabii, kimin aradığını öğrenebilir miyim? 

Max: Ben XXX A.Ş.’den Max. 

Secretary: Tamam, lütfen bekleyin. Sizi Bay John’un ofisine aktaracağım. 

Max: Teşekkür ederim. 

Mr. John: Merhaba, ben Bay John. Nasıl yardımcı olabilirim? 

Max: Günaydın Bay John. Ben XXX A.Ş.’den John. Yeni proje hakkında sizinle konuşmak istiyorum. 

Mr. John: Tabii, Max. Detaylı olarak konuşmak için gelecek hafta bir toplantı planlayalım. Hangi gün ve saat sizin için uygun? 

Max: Pazartesi saat 10 gibi olabilir mi? 

Mr. John: Benim için uygun. Toplantı detaylarıyla birlikte bir takvim davetiyesi göndereceğim. Aradığınız için teşekkürler, John. 

John: Teşekkür ederim, Bay Smith. İyi günler dilerim. 

İngilizce: 

Selena: Hello? 

Janet: Hi, is this Selena? 

Selena: Yes, it is. Who’s calling? 

Janet: Hi, Selena. This is Janet from the gym. I’m just calling to remind you about your personal training session tomorrow morning at 12:00 AM. 

Selena: Oh, yes. Thank you for reminding me. I’ll be there on time. 

Janet: Great! Also, please don’t forget to bring your gym clothes and a towel. 

Selena: Okay, I’ll make sure to pack them. Thanks again for calling, Jane. 

Janet: No problem, Selena. See you tomorrow. 

Türkçe: 

Selena: Alo? 

Janet: Merhaba, Selena mı? 

Selena: Evet, benim. Kim arıyor? 

Janet: Merhaba, Selena. Ben Jimnastik Salonu’ndan Janet. Yarın sabah saat 12’de kişisel antrenmanınız için sizi hatırlatmak için arıyorum. 

Selena: Ah, evet. Hatırlattığın için teşekkür ederim. Zamanında orada olacağım. 

Janet: Harika! Ayrıca, spor giysilerinizi ve bir havluyu getirmeyi unutmayın. 

Selena: Tamam, onları paketlemeyi unutmayacağım. Tekrar aradığın için teşekkürler, Janet. 

Janet: Rica ederim, Selena. Yarın görüşürüz.

İngilizce Telefon Konuşması Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

İngilizce Telefon Ne Demek? 
Telefon İngilizce dilinde ‘’phone’’, ‘’mobile phone’’ veya ‘’telephone’’ şeklinde kullanılabilir.

Telefon Diyaloğu Ne Demek?
Telefon diyaloğu iki kişinin birbiriyle telefonda konuşmasına denir.

İş için İngilizce Telefon Diyalogları nelerdir? 
İş için İngilizce Telefon Diyalogları, iş hayatında kullanılan telefon diyaloglarıdır.

İngilizcede Telefon Nasıl Açılır?
İngilizcede telefonu açarken genellikle ‘’hello’’ kullanılır.