İngilizceni Geliştirecek 10 Yabancı Film

04 May 2018

İngilizce öğrenme sürecini daha da eğlenceli hale getirmek istemez misin? İngilizce öğrenmek hiç bu kadar zevkli olmamıştı! Hadi o zaman kocaman bir kase patlamış mısır ile gişe rekorları kıran filmleri izlemeye başla! Biz İngilizce gelişiminizi kolaylaştıracak ve İngilizce eğitiminize en faydalı filmleri sizler için derledik. O halde sizin için hazırladığımız 10 yabancı filmi birlikte incelemeye başlayalım.

The Hangover : Felekten Bir Gece

Film, 3 arkadaşın yeni evlenecek arkadaşlarına düzenledikleri bekarlığa veda partisinde yaşanan komik hikayeyi anlatır. 4 erkeğin Las Vegas’ta geçirdikleri bir gece sonrasında yaşadıkları olaylar sonucunda; düğüne nasıl yetişecekleri bile belli değilidir.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Film oldukça eğlenceli bir hikaye ve karakterler içermesi haliyle tüm film boyunca ilginizi canlı tutuyor. Filmin daha çok görselliğe dayanması da karakterler arasındaki diyalogları anlamayı büyük oranda kolaylaştırıyor. Bunların yanı sıra tüm karakterler film boyunca günlük İngilizce konuşup, bolca da modern Amerikan argosu kullanıyorlar. Bunun da özellikle ABD’de yaşamak isteyenlere, küçük bir pratik yapma imkanı sağladığını söyleyebiliriz.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’What happens in Vegas stays in Vegas.’’

 

The Queen: Kraliçe

Film İngiltere Kraliyet Ailesi’nin Prenses Dianın ölümü sonucunda yaşadıkları ve verdikleri tepkiyi konu alan bu film, izleyicilerine bilinen bir hikayeyi dram alanında işleyerek yansıtıyor.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Film; İngiliz kraliyet ailesinin hikayesi olması, kullanılan pahalı dekorlar, büyük sırlar gibi parçalarla izleyicilerine soluksuz bir film keyfi sunuyor. Film özellikle İngiliz İngilizcesi aksanını merak edenler için bulunmaz bir fırsat. Bunun yanı sıra konuşmaların çoğu yerde oldukça yavaş kullanılması da diyologları kolaylıkla anlamayı kolaylaştırıyor.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’Bir taç taşıyan baş huzursuzdur.’’

 

Toy Story : Oyuncak Hikayesi

Andy adındaki genç bir çocuğun hikayesini anlatan Toy Story anime filminde; Andy’nin oyuncakları yalnız kaldıklarında hayata dönmektedir. Andy’nin en sevdiği oyuncağı olan Woody;  Andy’nin yeni oyuncağı Buzz Lightyear’ın gelmesiyle ikinci plana düşer. Bir gün Woody ve Buzz Lightyear kavga ederken kaybolurlar. Ve macera başlar.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Tam aksiyonlu ve çok eğlenceli bir hikaye olan Oyuncak Hikayesi’nin hedef kitlesinin çocuk ve genç yaş grubu olması; filmde kullanılan diyalogların daha kolay ve anlaşılır olmasını sağlıyor. Animasyon filmi olmasına rağmen her yaş grubuna hitap eden bir olması olması da izleyenlerin film boyunca ilgisini canlı tutuyor.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’This town ain’t big enough for the two of us.’’

 

The Lord of The Rings : Yüzüklerin Efendisi

Tolkien’in yarattığı kusursuz dünyanın izleri, Orta Dünya’da destansı bir masala dönüşüyor. Cüce, insan, elf, hobbit ve ork ırklarının tek tek özellikleri ve aralarındaki mücadeleyi işleyen bu efsane; Yüzük Kardeşliği, İki Kule ve Kralın Dönüşü olarak 3 filmden oluşan seri haliyle sevenleriyle buluşuyor.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Soluksuz izlenen bu macera filmi bütün seri boyunca ilginizi canlı tutacak. Her yaşa hitap etmeye çalışan bu fantastik film, haliyle karakterlerin diyaloglarını da kolay ve anlaşılır bir hale getiriyor. Üçleme şeklinde bir seri olması da İngilizce konuşma ve dinleme becerisini arttırıyor.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’When we forsake our friends and break all bonds of fellowship. But it is not this day. This day we fight!’’

 

(500) Days of Summer : Aşkın 500 Günü

Tom Hansen adındaki genç bir mimarın Summer Finn’le yaşadığı ilişkiyi anlatan bir filmdir. Summer aşka inanmayan bir kadındır; Tom ise Summer’ı görür görmez aşık olmuştur. Filmde aşk hakkındaki düşüncelerinizi yeniden değerlendirme şansına sahip olacaksınız.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Film acıklı bir hikayeden ziyade komedi unsurunun da çok yerinde kullanılmasıyla eğlenceli bir film keyfini sunuyor. Hikaye tarzında anlatılan bir film olduğu için de diyalogları takip etmek bir hayli kolaylaşıyor.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’Either she’s an evil, emotionless miserable human being, or she’s a robot.’’

 

Twilight : Alacakaranlık

1918 yılından beri hiç yaşlanmayan ve vampir olan Edward ile küçük bir kasabada yaşayan babasının yanında taşınmak zorunda kalan Bella’nın romantik aşk hikayesini anlatan film; tıpkı Romeo ve Juliet’te olduğu gibi yasak bir aşkın modern zamanlardaki versiyonunu izleyicilere yansıtır. 

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Romantik ve aksiyon dolu bu filmin hedef kitlesinin ergenlik çağındaki gençler olması nedeniyle filmde gündelik ve basit İngilizce kullanılmıştır. Diyaloglarda tipik bir Amerikan aksanı kullanılması ise yeni İngilizce öğrenme sürecinde olanlara büyük kolaylık sağlayacaktır.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’You are my life now.’’

 

Forrest Gump

Film; çocukluğunda bacaklarındaki rahatsızlık sebebiyle bacak askısı kullanmak zorunda olan ve normal çocuklara göre çok zeki olmayan Forrest’ın kendisi ile alay eden çocuklara rağmen Jenny adındaki bir kızla arkadaşlık ve aşk hikayesini anlatır. Azim ve başarı öyküsü Forrest Gump filmi Tom Hanks’in başarılı oyunculuğu ile kesinlikle izlenmesi gereken filmler listesinde yer alıyor.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Filmdeki Forrest karakteri zihinsel probleme sahip olduğu için diyaloglar oldukça yavaş ilerlemektedir. Dilin basit ve akıcı olması da İngilizce öğrenme sürecinde olan kişiler için filmin takibini kolaylaştırmaktadır.

 

Filmin favori alıntısı ise; Life is like a box of chocolates, you never know what you’re going to get.

 

The Social Network : Sosyal Ağ

Dünyanın en büyük sosyal ağı Facebook’un kurucusu Mark Zückerberg’in tesadüfen nasıl şöhret kazanarak bir multimilyardere dönüştüğünün hikayesi anlatılıyor. Hardvard’a okuyan Mark’ın bu süreçte tüm arkadaş ilişkileri irdeleniyor.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Filmin doğal olduğu kadar eğlenceli ve akıcı olması İngilizce’sini geliştirmek isteyenler için diyalogların takip edilmesi kolaylaştırıyor. Özellikle teknolojik alanda İngilizcesini geliştirmek isteyenler film içinde bir çok yeni kavram ve terim öğrenecektir.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’I invented Facebook!’’

 

 The Hunger Games : Açlık Oyunları

Film; gelecek zamanda Panem adı verilen bir ülkede geçmektedir. Her sene açlık oyunları savaşlarına seçilen kişiler, kendi bölgelerini temsil etmek adına ölümüne mücadele etmektedirler. Sosyal eşitsizliği vurgulayan filmin baş karakteri ise Bölge 12’den 16 yaşındaki Katniss’dir.

 

Filmin İngilizce öğrenmeye katkısı:

Görsel odaklı bir film olmasından dolayı diyalogları kaçırmak pek mümkün değil. Film bilim kurgu olsa bile yapılan diğer filmlere kıyasla dili daha basit ve akıcıdır. Filmde karakterler Kuzey Amerika aksanını kullandığı için de konuşmaları takip etmek kolaylaşıyor.

 

Filmin favori alıntısı ise; ‘’Stay alive!’’